EKMEK İSTEDİN AFİYET OLSUN
İmam Kuşeyri (k.s) naklediyor: Sufinin birisi sürekli,
‘’Allah’ım, senden afiyet istiyorum.
Allah’ım, senden afiyet istiyorum.’’ diye dua ediyordu. Kendisine niçin
sürekli böyle dua ettiği sorulunca şöyle anlattı: ‘’Ben, manevi terbiyeye ilk
girdiğim günlerde hamallık yapıyordum. Bir gün ağırca bir un yükü taşıyordum.
Dinlenmek için yükü bir yere koydum. Orada, ‘’Ya Rabb’i, eğer her gün bana
yorulmadan iki ekmek versen, onlarla yetinirdim.’’ diye dua ettim. O sırada
önümde iki kişi dövüşmeye başladı. Ben de aralarını bulayım diye yanlarına
vardım. Birisi, elindeki şeyi hasmına vurmak isterken başıma vurdu, yüzüm kana
bulandı. O sırada mahallenin asayişinden sorumlu kimse gelip ikisini yakaladı,
beni de kana bulaşmış görünce, kavgacı zannedip onlarla birlikte hapse attı.
Bir müddet hapiste kaldım, her gün iki ekmek veriyorlardı. Bir gece rüya
gördüm, birisi bana, ‘’Sen her gün yorulmadan iki ekmek istedin fakat Allah’tan
afiyet (beden, din ve dünya selameti) istemedin. İşte istediğin sana verildi.’’
dedi. Rüyadan uyandım, ondan sonra hep, ‘’Ya Rabb’i afiyet ver. Ya Rabb’i
afiyet ver.’’ diye dua etmeye başladım. Bir ara hücrenin kapısı çalındı.
Birisi, ‘’Hamal Ömer nerede?’’ diye beni sordu. Beni götürdü, ellerimi çözüp
serbest bıraktılar.
*Rasulullah Efendimiz
(s.a.v) buyurur ki: ‘’Allah’tan afiyet isteyin. Kula kamil imandan sonra
afiyetten daha büyük bir nimet verilmemiştir.’’*

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder